BIGtheme.net http://bigtheme.net/ecommerce/opencart OpenCart Templates
Ana Sayfa / 2004

Yıllık Arşiv: 2004

AB-Türkiye Arasında Müslümanlar ve İslam

Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği, 200 yıllık Batılılaşma sürecinin son halkasıdır Türkiye, Tanzimat, Islahat, Meşrutiyet ve Cumhuriyet aşamalarından geçen yaklaşık 200 yıllık Batılılaşma sürecinin son noktası olarak AB’yi hedeflemiş bulunmaktadır. Bu süreç aynı zamanda Türkiye’nin modernleşme serüvenini oluşturmaktadır. Arnold Toynbee’nin ifadesiyle bu süreç, “Türkiye’nin kültür ve medeniyet değiştirme süreci”dir. Şerif Mardin de bu serüveni, “Türk modernleşmesi, Türkleri İslam kültüründen uzaklaştırma çabasıdır” diye özetler.1 Çünkü Türkiye insanı bu süreçte, Allah-insan-kâinat ilişkisini vahyin belirlediği ölçünün dışında algılamaya, insanı kulluk konumundan çıkarıp ilahlaştıran bir sapmaya, heva ve zanna tabi olmaya zorlanmıştır. İnsanı merkeze oturtup ilahlaştıran, ilahi olanla bağlarını koparan seküler Batı kültürü istikametinde dönüşüme ...

Devamı »

Felluce Katliamı ve Sorumluluklarımız

Küresel terörizmin temsilcisi emperyalist katiller, İslam coğrafyasına ve Müslüman halklara yönelik saldırılarını, vahşetin dozunu arttırarak sürdürüyorlar. Felluce’de camiler bombalandı, Musul’da Bağdat’ta bombalama sürüyor. Türkiye ve diğer işbirlikçi yönetimlerden destek alan katil uçaklar ve katil ordular ırak semalarını kirletmeye, Müslüman halklara bomba yağdırmaya devam ediyor. Masum insanlar, Müslüman halklar küresel katillerce hunharca katlediliyor. Kadınlar, çocuklar, sivil halklar, yüz bini aşkın insan işgalci devletler tarafından acımasızca öldürüldü ve sürekli öldürülüyorlar. Aslında batı medeniyeti (!) bu vahşetle gerçek yüzünü ortaya koyuyor; işgal, istila, sömürü, katliam, tecavüz ve işkencelerle kendi kimliğini tanıtıyor… Barbar kapitalistler ve işbirlikçileri tarafından; doğrudan ve cüretkârca, bütün kutsallarımıza ve İslami ...

Devamı »

T.C.’de Eğitim: Kemalizm’in Halkı Dönüştürme ve Tek Tipleştirme Aracı

“Bir türlü çözülemeyen, katlanarak geleceğe devredilen sorunları ile, ‘eğitim sistemi’, eşitsizliği, adaletsizliği, otoriteyi ve tahakkümü esas almış, özgüvenini kaybetmiş, kişiliği bastırılmış ve geleceği karartılmış bir gençlik oluşturmuştur. Ülkemizde bölgeler, bölgelerin şehirleri ve şehirlerin semtleri, semtlerin okulları arasında eğitimden yararlanma ve çocukların başarılı olma düzeyleri bakımından kolay kapanmayacak uçurumlar oluşturulmuştur. Ülkemizde ailelerin gelir düzeyleri, -zengin/yoksul farkı- çocukların aldığı eğitimi doğrudan etkileyebilmekte ve bu anlamda büyük adaletsizlikler yaşanmaktadır. Bir yanda özel okullarda 15-20 kişilik sınıflarda eğitim verilirken, devlet okullarında 50-60 kişilik sınıflarda eğitim yapılmakta, üstelik parası olan ailelerin çocukları ayrıcalıklı okullara, üniversiteye hazırlık kurslarına gitmekte ve fakir aile çocuğu olan yaşıtlarından birkaç ...

Devamı »

Hak ve Adalet Yolunda Isrardan Kaynaklanan “Marjinallik” Şereftir

BOP adı verilen işgal projesini görüşmek ve emperyalizmin kanlı eli NATO’yu İslam’a ve İslam coğrafyasına yönelik küresel bir düşmanlık ekseninde yeniden tanımlayıp, bu yeni düşmana göre yeniden yapılandırmak amacıyla İstanbul’da toplanan NATO Zirvesi’ne, bu toplantıya katılan küresel korsanlara ve top yekun emperyalizme karşı, adaleti, insan haklarını, özgürlükleri ve insanlık onurunu savunarak karşı çıkan Müslümanlara ve erdemli insanlara yönelik baskılar, gözaltılar, biber gazlı, gaz bombalı, coplu ve panzerli saldırılar, zirve öncesinde başlatılıp zirve süresince sürdürüldü. Küresel emperyalizme itiraz, bu baskılarla önlenmeye, sindirilmeye ve tasfiye edilmeye çalışıldı. Bununla kalınmayarak bizzat Başbakan’ın ağzından küçümsenip aşağılanmak suretiyle, katılımın azalması temin edilmeye çalışıldı. Emperyalizme “Go ...

Devamı »

İslam Coğrafyasını İstila İslamı ve Müslümanları Dönüştürme Projesi BOP

ABD ve temsil ettiği Batı medeniyeti, 15. yüzyıldan beri, hep “öteki“ni denetim altına almak, sömürmek, kendine benzeterek çıkarlarının bekçiliğini yaptırmak için sürekli projeler üretip dayatan bir geleneğe sahiptir. Önce “Hristiyanlaştırıp kurtuluşlarına vesile olacakları” iddiası ile “misyonerlik projeleri“ni öne çıkararak güçsüz halkların topraklarını işgal edip, kaynaklarını talan edenler, daha sonra, “barbar toplumları uygarlaştırma” projelerinin kamuflajı altında, aynı işgal, istila, soykırım, işkence ve katliamlarını, sömürü ve talanlarını sürdürdüler. Şimdi de, “geri ve despot rejimleri demokratikleştirme, baskı altındaki halkları özgürleştirme” kamuflajı altında aynı emperyalist amaçlarını gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Amerikan tarihi de, uygulananları, uygulanmayanları ve kendisi açısından başarılı, başarısız olanları ile tam bir projeler mezarlığı ...

Devamı »

NATO’ya ve BOP’a Yardım ve Yataklık İslam’a ve Bölge Halklarına İhanettir

NATO İstanbul Zirvesi, “Büyük Ortadoğu Projesi” adı verilen, İslam coğrafyasını işgal, istila, dönüştürme ve sömürme projesini görüşmek, bölge üzerinde baskı oluşturmak üzere toplandı. Bölgeyi kontrol ve denetim altına alıp ABD-İsrail çıkarlarına göre yeniden dizayn etmeye yönelik emperyal saldırılara destek ve meşruiyet kazandırmak amacı güden bu toplantıda, ABD ve İsrail’i rahatlatan kararlar alındı. Batı Medeniyetinin Emperyalist Geleneği ABD ve temsil ettiği Batı medeniyeti, 15. yüzyıldan beri, hep “öteki”ni denetim altına almak, sömürmek, kendine benzeterek çıkarlarının bekçiliğini yaptırmak için sürekli projeler üretip dayatan, işgal ve soykırımlarla dolu bir geleneğe sahiptir. Batı, bu tarihsel serüveninde, kendi seküler ve paganist kültür ve medeniyetini, ürettiği ...

Devamı »

Irak’taki İşkence ve Tecavüzler Seküler Paradigmanın Doğal Sonucudur

ABD emperyalizmi, yüz yıllardır süregelen ve dünyaya hep kan ve gözyaşı sunan Batı sömürgeciliğinin bir parçasını teşkil etmektedir. “Batı medeniyeti” denilen “tek dişi kalmış canavar”, sadece maddi çıkar ve sömürü üzerine kurulmuş, kendi vatandaşları için kabul ettiği insan haklarını bile, “öteki” insanlar için, zulümlerini kamufle eden bir söylem olarak kullanmaktan öte gidememiştir. Sürekli insanlığı ve insani değerleri tahrip eden uygulamalara imza atmış olan bu “medeniyet”(!) insanlığın tanık olduğu en büyük vahşet ve soykırımları gerçekleştirmiş bir büyük sapkınlığı, azgınlığı ve fesadı temsil etmektedir. İşgal ve İşkence Batı’nın Bir Geleneğidir Genelde Batı, özelde ABD insanının, para ve çıkar hırsı, daha fazla üretim ...

Devamı »

Ey Filistin! Ey İman ve Onur İntifadasının Mektebi!…

Şeyh Ahmet Yasin’in Şehadeti dolayısıyla 23 Mart 2004 tarihinde kılınan gıyabi cenaze namazı öncesi Ankara Abdi İpekçi Parkı’nda okunan dua metni. Ey Kitab’ı indiren, bulutları yürüten ve tuğyan edip şımarmış nice büyük orduları bozguna uğratan, Vahidu’l-Kahhar olan Rabbimiz! Filistin’deki İslami direnişin öncü erlerinden, evrensel İslami mücadelenin aziz evlatlarından ve İntifada’nın ateşleyicilerinden biri olan Şeyh Ahmed Yasin, tekerlekli sandalyesiyle sabah namazına giderken, şeytan İsrail’in katil silahları tarafından şehid edildi. Onu ve yanındaki yiğitleri sana uğurluyoruz, senin ebedi yurduna uğurluyoruz. Şehadetlerini kabul eyle Ya Rabbi! Allah yolunda öldürülen aziz şehidimizi ve bütün şehidleri, vadin üzere güzellik ve merhametle karşılayacağına inanıyoruz. Onları ahiret ...

Devamı »

İdeolojik ve Keyfi Yargı: Bir Ârâz mı Yoksa Doğal Bir Sonuç mu?

Yargı sisteminin bu derece siyasallaştığı, yargı mensuplarının büyük çoğunluğunun, hukuk ve kanunlar yerine resmi ideolojinin yönlendirmesine tabi olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Türkiye’de, “hukukun üstünlüğü” yerine “üstünlerin hukuku”nun egemen kılındığı, “köpeklerin salıverilip taşların bağlandığı” ve derin güçlerin güdümünde “Yargıç Hakimiyeti”nin tesis edildiği, bu sebeple parlamento çoğunluğunu teşkil eden iktidar partisi millet vekillerinin bile, haklı olarak, yargıya güvenmediklerini açıkladığı, yargının askeri brifinglerle yönlendirildiği, hukuk devleti olmak bir yana kanun devleti bile olamayan bir sistemin varlığı, büyük bir çoğunluk tarafından yaşanarak tespit edilen bir husustur. Bütün bunlara rağmen, tabii ki, az da olsa, hâlâ hiç olmazsa kendi kanunlarına sadakat gösteren erdemli yargıçların varlığını ...

Devamı »