BIGtheme.net http://bigtheme.net/ecommerce/opencart OpenCart Templates
Ana Sayfa / 1998

Yıllık Arşiv: 1998

Zaruri Bir Açıklama

Bir süredir hakkımda yapılan yanlı, saldırgan ve bazı kesimleri ajite etmeye, manipüle etmeye yönelik ve hiçbir ahlaki ilke tanımayan yayınlar üzerine bu açıklamayı yapma gereğini duymuş bulunuyorum. Söz konusu çirkin ve insan haklarını, düşünce özgürlüğünü ayaklar altına alan yaklaşım ve yayınlara vesile kılınan konuşmamın serüveni ve muhtevası aşağıdaki gibidir: 8 Eylül 1998 Perşembe günü akşamı Sivas SRT televizyonunda yapılan bir programda MHP Sivas il Başkanı Adil Coşkun, ismimi de zikrederek şahsımın ve kurucu başkanlığını yaptığım Mazlum-Der’in aleyhinde aşağıdaki yalan beyanlarda bulunmuştur. Bizim tercihlerimizle bağdaşmayan, inanç ve düşüncelerimize de aykırı olan iftiralar yapmıştır. Bu yalan ve iftiralar şunlardır: “Mehmet Pamak da ...

Devamı »

Abant Konsili Nihai Bildirgesi ya da Allah’ın Ayetlerini Satış Sözleşmesi -2

Hakimiyetin Bölünmesi ve Tevhidin Parçalanması Abant Bildirgesi’nin 1. ve 2. maddelerinde rasyonalizm ve “açık ifadeli” nasslar alanında bile “gündelik problemleri çözüme kavuşturmak” adına farklı yorum ve uygulamalara gidilebileceği düşüncesi esas alınınca, bu zemin üzerine “hakimiyet”in paylaşılması maddesi kolaylıkla yazılabilecektir. Nitekim 3. madde bu maddelerin oluşturduğu kaygan zemine oturtulmuştur. “3. Son zamanlarda İslam dünyasında kargaşaya sebep olan kavramlardan birisi de ‘hakimiyet’ kavramıdır. Kur’an açısından bakıldığında, alem üzerinde, bilgisi, iradesi, rahmeti, adalet ve kudreti ile mutlak hakim, hiç kuşkusuz Allah’tır. Bütün varlıklar da bu külli hakimiyetin altındadır. Mü’minler için Allah, ahlaki ve sosyal değerlerin öğreticisi ve yol göstericisidir. Fakat bu “hakimiyet” kavramı ...

Devamı »

Abant Konsili Nihai Bildirgesi ya da Allah’ın Ayetlerini Satış Sözleşmesi -1

Güzel örneğimiz ve önderimiz Hz. Muhammed’in tavizsiz, şahsiyetli, ilkeli mücadele ve uygulamasını gözardı edenler, örnek almayanlar, vahyin son derece net uyarı ve ikazlarını dikkate almayarak, hevalarına göre hareket edenler tarafından müslüman olmayanlarla yapılan uzun pazarlık ve tartışmalar sonucunda imzalanan Abant Bildirisi’ni, vahyin vazettiği ölçüler çerçevesinde değerlendirdiğimizde, gerçekleştirilen tahrifat ve sapmanın boyutları açık bir biçimde ortaya çıkacaktır. Peygamberimiz (s) ve ashabına yapılan zulüm ve işkencelerin çok küçük bir nispetine bile muhatap olmayan günümüzün cemaat liderleri, entelektüelleri ve akademisyenleri hemen çözülüyor ve savruluyorlar. Hem de, zulüm ve işkence sebebiyle değil, menfaat ve çıkarları uğruna savrulanlar, Allah’ın dinini feda edebiliyorlar. Üstelik Peygamberimiz(s)’e yapıldığı ...

Devamı »

Abant Konsül Nihai Kararı: “Biz Çözüldük, Siz de Çözülün”

Bilindiği üzere insanlık tarihi boyunca egemenler sürekli, dava adamlarını, yollarından döndürmek, saptırmak ve davalarından taviz verdirmek için çeşitli girişimlerde bulunmuşlar, zaman zaman da uzlaşma teklifleri ile karşılarına çıkmışlardır. Dava adamlarını yollarından saptırmak, onlara küçük de olsa tavizler verdirmek için egemenler büyük servetleri feda etmekten bile çekinmezler. Bu tür uzlaşma tekliflerine kananlar, genelde egemenlerin taleplerini çok basit ve küçük tavizler olarak nitelendirip böyle bir tavizin verilmesiyle elde edebileceklerini umdukları maslahat ve çıkarların sarhoşluğu içinde hareket eder. Maslahat uğruna “böyle küçük bir taviz vermekte bir sakınca yoktur” diyerek başlayan sürecin sonunda ise davalarını tamamen terk etmeleri sonucuna kadar savrulurlar. Üstelik bu sonucu ...

Devamı »

Vergi Reformu mu, Sermaye Oligarşisine Yeni Çıkarlar Sağlama Operasyonu mu?

yılı’ kutlanan TC. rejiminin kuruluşundan itibaren iki kesimin çıkarlarısürekli gözetilmiş, korunmuştur. Sistemin koruyucusu olduğunu her fırsatta ilan eden egemen silahlı bürokrasi, başlangıçtan itibaren sermayedarlarla işbirliği ve dayanışma içinde olmuş, hatta başlangıçta yeterli bulmadığı burjuvaziyi geliştirmek, sermayedar oluşturmak için resmi ideolojiye yakın bulduğu bazılarına, ülkenin kaynaklarını tahsis ederek teşvik etmiş, beslemiştir. İşte bu işbirliği, ülkenin kaynaklarını karşılıksız peşkeş çekerek sermayedarların sömürme ve semirmesine zemin hazırlama alışkanlığı gelenek-selleştirilerek bugüne kadar devam ettirilmiş bulunmaktadır. Başlangıçta ülke kaynakları peşkeş çekilerek rejimin silahlı sahiplerinin işbirlikçisi, destekçisi, payandası olmak üzere sun’i olarak, oluşturulan sermayedarlar, 75 yıldır ve halen, her türlü ucuz ve karşılıksız kredi ve teşviklerle ...

Devamı »

DGM’de Savunma

Abdi İpekçi Spor Salonu’nda düzenlenen 1 Mart 1994 tarihindeki “Şehitler Gecesi”nde yaptığı konuşma nedeniyle İst. 4. No.lu DGM’de iki defa yargılanıp 2 defa beraat eden Mehmet Pamak’ın ikinci beraat kararı da Yargıtay 8. Dairesi tarafından bozuldu. 24 Haziran 1998 tarihinde aynı mahkemede 3. kez yargılanmasına başlanan Pamak’ın, Yargıtay’ın bozma ilamına karşı mahkeme heyetine okuyarak sunduğu 24 sayfalık itirazının sonuç bölümünü yayınlıyoruz: Bu ülkede onyıllardır sürdürülen resmi ideoloji dayatması sebebiyle, resmi ideolojiyi benimsemeyen herkese, özellikle de müslümanlara “terör” boyutlarında büyük zulümler yapıldığını herkes görmekte ve bilmektedir. En son 28 Şubat süreci ile iyice tırmandırılan bu zulümler, baskılar yüzünden bu ülkede, – ...

Devamı »

Dayatmaları Kırmanın ve Çözülmeyi Aşmanın Yolları

28 Şubat’la başlatılan son darbe sürecindeki tüm saldırılar, baskılar ve yaşanan zulümler karşısında nedense ciddi bir tepki ve direnişten ziyade yaygın bir suskunluğun ortaya çıktığını müşahade etmekteyiz. Solcuların büyük ekseriyeti, resmi ideoloji ile laiklik, ulusallık, batıcılık gibi ortak paydalarda bütünleşerek kemalistleştikleri için, İslam’ı hedef alan darbecilere alkış tutan, hatta teşvik ve tahrik eden bir konumu benimsemişlerdir. Müslümanlar ise, daha önce elde ettikleri kazanımlarını korumak ve İslami birikimi “öncelikli tehdit” ilan eden egemen güçlerin İslam ve halk düşmanı işbirlikçi, zalim yüzlerini ifşa ederek, toplumdaki olumlu hassasiyeti onurlu bir direnişin ve toplumsal muhalefetin oluşumuna vesile kılmak başarısını pek gösterememişlerdir. Darbe süreçlerinde İslami ...

Devamı »