BIGtheme.net http://bigtheme.net/ecommerce/opencart OpenCart Templates
Ana Sayfa / Mehmet Pamak / Şiir / Darbeler Cumhuriyeti

Darbeler Cumhuriyeti

Yaklaşık 20 yıl önce Almanya’da muhacirken, şiir formunda yazdığım ve henüz yayınlanmamış “Hicrette Muhasebe” kitabımda yer alan bir bölümü Kemalist sistemin 29 Ekim “Cumhuriyet” masalı münasebetiyle tekraren paylaşmak istiyorum:

Darbeler Cumhuriyeti

Savaş sonu ülkede, örgütlü tek yapıydı ordu
Bu yüzden yeni devlete, ordu damgasını vurdu

Pozitivist Osmanlı paşaları, devleti kurdu
Saltanat sürdü, tahta Batıcı paşalar oturdu

Yeni sultan bürokratlar, modern ve “çağdaş”tılar
Emperyalistlerle, aynı kültürü paylaştılar

Halkı gerici sayıp, “başöğretmenlik” tasladılar
Sistemi seküler kültüre, Batı’ya yasladılar

“İttihat”çı Batıcılar, hep zalim Batı’yı taklit ettiler
İthal seküler kültürü, yerli halka dayatıp zulmettiler

Kemalistler, yerli halkın dinine, kültürüne düşman oldu
Bu kaosta, idareyi onlara kaptıran çok pişman oldu

Sözde “kovulan” Batı’nın, bâtıl kültürüne mahkûm edildi halk
“Ulus”a rağmen, kültürel işgale yol açan “ulusçu”ya bak

Laiklik, ulusçuluk, İslam düşmanlığı alındı Batı’dan
Sekülerlik, yerli halka zorbalıkla dayatıldı çatıdan

İslam ile ümmetçilik dışlandı, “ulusçu” din dayatıldı
“Kemalizm dini” ve seküler kutsallara, aptalca tapıldı

İslam ve Kürtlüğü, oturttular iç düşmanlar safına
Gerçek bölücüler başladı, tüm ülkede cadı avına

Bu paranoya ile, seksen yıl halkla savaştılar
Hak, hukuk tanımadılar, haddi, hududu aştılar

Bu statüko için karşıydılar, hak ve özgürlüğe
İdeolojik dogmatizm, sebep oldu bağnaz körlüğe

“Biz bu cumhuriyeti, kanla, irfanla kurduk” dendi
Kan, zulüm evet, ama “irfan” sürekli tepelendi

İrfanı, Hak bilgiyi, hor görmüştü “Cumhuriyet”
Tuğyanla yok edildi, hak, adalet ve hürriyet

Rejime,“cumhuriyet” dedikleri, ilk günden beri
Neden o sistem hiç girmedi, hudutlardan içeri?

Gören varsa eğer, göstersin bize “cumhuriyeti”
Yaşanan, halka tahakküm ve askerin vesayeti

Egemenlik, “kayıtsız şartsız” darbeci askerlerin
Rant-iktidar ilişkileri, çirkin boyutta “derin”

Oligarşinindi hâkimiyet, hem de kayıtsız, şartsız
Halkın payına ise kölelik düştü, ezildi bahtsız

Evet, egemenlik patronun ve silahlı bürokratın
İktidar ve rant tekelindeydi, zâlim aristokratın

Hiç hâkim olmadı ülkede, halkın “hür iradesi”
Sivillerin ensesindedir, darbecinin nefesi

“Derin” güç, tek sahibi, efendisiydi ülkenin
Ona ters düşen, zulmüne maruzdu düzenin

Halkın seçtikleri, hep atanmışlarca engellendi
İktidar ve rant hırsıyla, halk iradesi tepelendi

Halk kimi seçerse seçsin, hep onlar iktidardı
Her gelişmeye engeldiler, bütün toplum bîzardı

Şeklen iktidar olanlar da asla muktedir olamazdı
“Derin” güçler egemendi, “Kırmızı Kitab”ı onlar yazdı

Seçilmiş atanmışa tabi, sanki onun kâhyası
Yetki bürokratta, sorumluluk seçilmişin tasması

“Derin” olan tokmağı almış, davul seçilmişin boynunda
İstediği gibi vurmakta, “demokrasi” oyununda

Vur bürokrat davula, keyfine göre vur, dan dan dan
Utansın itiraz etmeyen, korkakça teslim olan

Ülkede “Cumhuriyet” varsa, sadece lugatlarda
Despotluk egemen her yerde, mutsuzluk suratlarda

“Referandum” maddesi, önermiştim anayasaya
Dendi ki: “Halk ehil değil, doğru tercih yapmaya”

“Halk cahil” diye karşıydılar, onun özgür “oy”una
Şu “Demokrasi” hilesiyle, getirdiler oyuna

Sözde “sivil” kuruluşlar bile, tam militaristti
Her biri laiklik adına, azgın bir teröristti

Siyaset kapı açarsa, bazı özgürlüklere eğer
Statüko için, durumdan vazife çıkarır asker

Darbecilerin eğitim yeri, hep Amerika’ydı
Bu despotlar, Amerika adına bir harikaydı

Darbelerin arkasındaydı, ABD ve Batı
Hep havuç ve sopayla, terbiye ettiler halkı

Darbe, sıkıyönetim ve olağanüstü haller
Seksen yılın, yarıdan fazlasını işgal eder

Darbelerle fakir halkı ezdiler, hem de rezilce
Zaten kısıtlı olan haklar, tırpanlandı sefilce

Tüm darbeler söz verirler, tam bağlılık göstermeye
Küresel sömürüye ve işbirlikçi sermayeye

Karar alırlar, emekçinin ve halkın aleyhine
Şeytan üçgenindeki, büyük patronların lehine

Sermayedarı kayırmak, darbenin kutsal göreviydi
Patron lehine emeği ezmek, nedense ilk işiydi

Sermayeci oligarşiye, teslim olunca devlet
Tabi halk soyuldu, belli ellerde toplandı servet

İslam, haksız servet birikimine karşıydı elbet
Bu yüzden, “irtica” yaygarasıyla saldırır devlet

Fakir halkın örgütleri, hep kapatıldı hiddetle
Asker -sermaye örgütleri, çalıştılar şehvetle

İnsan onuru tutuklandı, sürekli örselendi
Egemenler özgür yaşadı, mazlum kitle fişlendi

Darbe, sıkıyönetim derken, yaygınlaştı sefalet
Özgürlük ise tam yok oldu, katmerlendi esaret

Cumhuriyet döneminde “…halka rağmen”, başat bir slogandı
“Halk için” dense de “halk düşman”, “halkçılık” ise büyük yalandı

“İstiklâl” mahkemesi katletti, halkın âlim önderlerini
Bu kaosta ilahlaştırdılar, kendi laik liderlerini

Ondan sonra halkla ve inancıyla sürekli savaştılar
Emperyalistin şirk hukukunu, Müslüman’a dayattılar

Adını Cumhuriyet koydular, hep “cumhur” çekti cefasını
Halklar çok zulüm gördü, Batıcı azınlık sürdü sefasını

 

İlginizi çekebilir

Bugün 12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümü

Bilindiği üzere cahiliye dönemimde “Türk-İslam sentezini esas alan milliyetçilik ideolojisi”nin önde gelen bir müntesibi idim. ...

Bir Cevap Yazın