BIGtheme.net http://bigtheme.net/ecommerce/opencart OpenCart Templates
Ana Sayfa / Mehmet Pamak / Şiir (sayfa 3)

Şiir

Türkiye’de Kürtlere Yapılanlar, Kürdiye’de Türklere Yapılsaydı Ne Olurdu?

“Kürt Sorunu Nasıl Oluştu?” başlıklı yazımıza, kendisini İslam’a nispet edenlerden gelen, hak etmediğimiz ölçüde suçlayıcı kimi tepkiler ve Türkçü MHP’nin Kürt sorununa çözüm çabaları karşısında ortaya koyduğu ırkçı, faşist tavır ve söylemler sebebiyle, bu kesimler de belki düşünürler diye tersinden bir örnekle sorunu bir daha ortaya koymak gereğini duyuyorum. Ayrıca “Ezilenler Ezenlerini Taklit Ediyor, Kürt Kemalistler Kürt halkını sekülerleştiriyor” başlıklı yazımıza gelen, yanlış anlamaya ya da eksik ve yanlış değerlendirmeye dayalı olabileceği intibaı veren kimi tepkiler sebebiyle de laik Kürt muhalefetinin konumunu ve bizim eleştirilerimizin ekseninin ne olduğunu, belki bu sefer anlatabilirim umuduyla, bir daha değerlendirmek istiyorum. Bu sebeple, bu ...

Devamı »

Bizim Ülkemiz

Almanya’da muhacir olduğum 1999-2000 yıllarında gerçekleştirdiğim geçmişime dair sorgulamayı ve yaptığım mücadele sonucunda başıma gelenleri daha özlü bir biçimde bir de şiir formunda anlatayım diye yazdıklarımdan bazı bölümleri daha paylaşmak istiyorum.   16.08.2000-Duisburg Bu ülke bizim Bizim memleketimiz Bu topraklar bizim Dedemizden emanetimiz   İslam toprağıdır ülkemiz emperyalistlerce gasp edilen Bizim mazlum halkımız Pozitivizme peşkeş çekilen   Bizim ülkemizde Fitne        fesad              şirk egemendir                              günümüzde İslami kimlik ibrazı suç. İslam’ın şeriatı mahkum. Sürekli ezilen, bir ülke dolusu mazlum. Müslümanlar ve tüm mazlumlar mahrum            temel hak ve özgürlüklerden Öz vatanında insanca,            Müslüman’ca hayat sürmekten   Batıl düşünce ...

Devamı »

Irkçı Zulüm ve Adil Çözüm

Daha önce de ifade ettiğim üzere, on yıl önce muhacir olarak bulunduğum Almanya’da, meramımı daha özlü ifadelerle ortaya koymak, uzun makale ve kitaplara vakit ayıramayanlara bir kolaylık sağlamak üzere şiir formunda kaleme aldığım yayınlanmamış kitabımdan, güncele cevaplar vermeye devam etmek ve sıcak gündem olan Kürt sorunu konusunda, on yıl önce şiir formunda yazdıklarımı paylaşmak istiyorum. Irkçılığı yaydılar, Türkçülüğü dayatarak Hep bölücülük yaptılar, halkları kışkırtarak Ümmetleşmiş Kürt’ü, Türk’ü, ayırıp da zalimce İslam’ı dışlayıp, kardeşliğe kıydılar, haince Bu halklar, yüzyıllarca kardeşti ümmet bilinciyle Ulusçu, birliği böldü, İslam’a olan kiniyle “Anâsırıl İslam”dan bahsettiler, savaştan önce Kürt’ü, Türk’te eritmek istediler, savaş bitince Önce “Kürt-Türk ...

Devamı »

Suçumu Seviyorum

1999-2000 yıllarında Almanya’da muhacir olarak bulunduğum süreçte yaptığım geçmişe dair sorgulamayı, daha özlü bir biçimde bir de şiir formunda anlatayım diye yazdıklarımdan daha önce bahsetmiş ve bazı bölümlerini de burada paylaşmıştım. İşte bu yayınlanmamış olan kitaptan başka bazı bölümleri daha, güncelliği nedeniyle paylaşmak istiyorum. Gelin, Tağuti Sistemi Tahlil Edelim Kuruluş Bazıları savundu, şu Amerikancı “manda”yı “Devrim”yapan ise, batıya verdi tüm kumandayı Yunan’la savaşıp, “yedi düvelle savaştık” dendi İngiliz’le işbirliği, böyle gizlenmek istendi Çok kan döküp geçilmişken Çanakkale boğaz yolu Neden sessiz ve savaşsız terk ettiler İstanbul’u? Hilafet ve İslamı dışlamak, şart koşuldu onlara İngiltere, Fransa, İtalya ile uzlaşanlara Onlar ise ...

Devamı »

Geçmişi Düşünüp Halimi Sorguladım

1999 – 2000 yıllarında muhacir olarak bulunduğum Almanya’nın Duisburg şehrinde, geçmişime yönelik sorgulama sadedinde şiir formunda kaleme aldığım, yaklaşık 300 sayfa tutan tespit, özeleştiri ve umuda yönelik mısra ya da satırlarımdan bazılarını, hâlâ güncelliğini koruyor olmasını da dikkate alarak, ibret olması amacıyla okuyucularımla paylaşmak istedim. Yayınlanmamış bu kitabın girişine şu notu düşmüştüm Kendi serüvenimi yazdım, “kimse kızmasın” bana Belki de ibret olur, aynı konumda bulunana Tarihe tanıklık, vahye şahitlik bu, gür sesle Bilgiler ve belgeler aktarmak gelecek nesle Geçmişi, hali, kendimi ve ülkemi sorguladım Muhacirdim, zaaf ve sorunlara çözüm aradım Serüvenimle ayna tuttum, her kesimin haline Kur’an’la yön versin diye, ...

Devamı »

Çocuklarıma Ve Torunlarıma Vasiyetimdir!

Avrupa’da muhacir olduğum 2000 yılında torunum Sümeyye’nin doğumu vesilesiyle duygularımı ve umutlarımı şiir formunda yazarak çocuklarıma ve torunlarıma göndermiştim. Bugün Abdurrahman ve Burçin Çeliker kardeşlerimizin ikiz çocukları dünyaya geldiğinde, bu duygularımı bir daha hatırladım. Ve o gün şiir formunda yazıya döktüğüm, bugün hala güncelliğini koruyan duygu ve umutlarımı, vahye uygun bir hayat yaşamalarına dair dualarım ve hayır temennilerimle, genelde bütün kardeşlerimizin çocuklarına ve özelde Çeliker kardeşlerimin çocuklarına (hepsi de torunum mesabesinde olan tüm çocuklara) armağan sadedinde paylaşmak istedim. ÇOCUKLARIMA VE TORUNLARIMA VASİYETİMDİR Mart 2000’de Duisburg-Stutgart arasında bir tiren yolculuğu sırasında yazıldı Hoş geldin torunum, hoş olmayan dünyaya Üzülme, bakıp da, ...

Devamı »

Bizim Marşımız

29.04.2000 tarihinde Duisburg-Amsterdam arasında trende yazıldı Müslümanlar hep uyandık, özgün kimlik kazandık Yolumuzu kaybetmiştik, gün geldi hatırladık Engelleri aşa aşa, kaynaklara ulaştık Biz Kur’an’la ve Sünnetle, yeniden kucaklaştık Biz Allah’a teslim olduk, Kur’an’la bilinçlendik Rabbimize ordu olduk, şirke, küfre direndik Peygamberi örnek aldık, sünnetine bağlandık Adalet ve Tevhid için, zorluklarla sınandık Vahye uymak yasaklandı, tağuta karşı koyduk İslami kimliği biz, küfre karşı savunduk Özgürlük ve hak yolunda, her zulme göğüs gerdik Ölüm, zindan ve hicretle, imtihana çekildik “Kur’an, Sünnet” emaneti, rehber bize her yerde Ehli beyt’in ve Ashab’ın, sevgisi yüreklerde Sorumluluk, omzumuzda, davetçi mü’minlerde Kur’an nesli inşa için, inkılâp zihinlerde ...

Devamı »

Zincirleri Kırmalıyız

Köpekler serbest bırakıldı, bağlanıp da taşlar Büyük zulümle koparıldı, nice mâsum başlar Seküler zincire vuruldu, Kur’an ve Müslüman Tehdit ve düşman ilan edildi, tevhidi iman Kur’an; camide mahkum, Diyanet; sanki gardiyan Aydınlığı karanlık kuşattı, toplumu tuğyan Allah’la aldatıldı halk, şirke bulaştı iman Yaygınlaştı dinde tahrifat, ruhlarda isyan İslâmi hayat; eğitim, hicap, cemaat yasak Okul; tek tip cahiller üreten seküler tuzak Öğretmen; seküler rahip, okul; sanki tapınak Çocuk zihinler işgal edildi, korkutularak Kutsala karşı üretildi, seküler kutsallar Tarih diye yutturuldu, uydurulmuş masallar Kemalizm din sayılarak, devlet ilah yapıldı Devlete ve kurucusuna törenlerle tapıldı Fıtrat kirlendi, insan kuşatıldı resmi dinle Uyanıp sorgulamasın ...

Devamı »

Özgürlük

Özgürlük İnsani Ve fıtri bir arayış Tağutlardan ayrılış Hemcinsin tahakkümünden kaçış Kula kulluktan arınış Ve tek Rabb’e kulluğa varış İnsana Serbest iradeyle sunulan imkan Sorumluluk ve imtihan ölümün hayatın yaratılması İnsanın dünyada sınanması Ve güzel amellerde yarışması Zalimler zorbalar ve nevadan ilahlar hep kendine kulluğa zorlar Hakları, Özgürlükleri yok ederek şahsiyeti ve onuru ezerek köleleştirirler insanı zulme bulaştırarak imanı Sorumluluk Allah’a nefsine ve doğaya yönelik insandan istenen bir yükümlülük Böyle olgunlaşır özgürlük İste insan bu sorumluluk duygusundan soyutlanırsa bir an o zaman oluşur tuğyan ve özgürlük ayırt edilmez azgınlıktan İnsanın serüveni Ya korur temiz fıtratı ahseni takvimi ve takip eder ...

Devamı »